Özlem Gürses’in Halk
TV’de canlı yayınlanan “20. Saat” adlı programına konuk olan İBB Başkanı Ekrem
İmamoğlu, “Sokağa çıkma yasağını uygulamamakta direniler anlamış değilim.” Dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu,
Özlem Gürses’in Halk TV’de canlı yayınlanan “20. Saat” adlı programına konuk
oldu.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, gazeteci Özlem Gürses’in Halk
TV’de canlı yayınlanan programına katıldı. İmamoğlu, Gürses’in neden İstanbul
özelinde bir sokağa çıkma yasağı edilmediği yönündeki sorusuna, “Sayın
Cumhurbaşkanı’mız, 2 önümüzdeki hafta sonu için 2 günlük sokağa çıkma yasağını
ilan etti. Ben, yanlışa devam edildiğini düşünüyorum. Faydalı olmadığı yönünde
hem ilmi hem tıbbi yaklaşımlar söz konusu. Bu, sadece birazcık nefes almaya
benziyor. Süreç bulaşmaya devam ettiği taktirde, şu anda yoğunluklar onu
gösteriyor, ne yazık ki faydalı bir işlem, eylem olmayacak. Bu konuda, niçin
2-3 haftalık bir sokağa çıkma yasağının, özellikle Türkiye’deki pandemi
sürecinin en az yüzde 65’inin yaşandığı İstanbul’da uygulamamakta direniler,
ben bunu anlamış değilim. İnanın artık insanın nefesi tükeniyor bu konuda ısrar
etmekten” yanıtını verdi.
İmamoğlu, Gürses’in
koronavirüs salgınıyla ve gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. İmamoğlu’nun,
Gürses’in bazı sorularına verdiği yanıtlar, özetle şöyle oldu:
“FAYDALI İLETİŞİME DEVAM ETMEK İSTİYORUZ”
“Dün gece 3 saatlik
bir periyotta yaşanan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun önce ilan edilen,
ardından Cumhurbaşkanı tarafından reddedilen istifasıyla ilk soruma başlamak
isterim. Ulaştırma Bakanı görevden alındı sabaha karşı bir saatte, ardından
bunu yaşadık. Bütün bu gelişmelerin, sizinle, CHP’li belediyelerle bir ilişkisi
var mı? Siz gündemi nasıl okudunuz?”
– Bizim ilişkili olacağımızı düşünmüyorum. Tamamen bir
siyasi partinin, hükümet içerisindeki kendi işleyişiyle ilgili bir süreç. Benim
tek temennim, açıkçası bu süreçte olabildiğince, ilgili olan tüm bakanlıklarla
en sıcak ilişkiyi kurabilmek. Çünkü hem görevimizin gereği bu hem de bu görevi
yapan atanmış bakanların görevinin gereği bu. Dolayısıyla kimin olduğundan
ziyade, nasıl bir süreç işletildiği bizi ilgilendiriyor. Bu manada hem şeffaf
hem ilişkinin maksimumu düzeyde olduğu ve faydalı bir ilişkiye dönüştüğü bir
süreci, açıkçası diliyorum. Bunun, 16 milyonluk bir kenti yönetirken, en çok
ihtiyaç duyduğumuz iş olduğunu belirtmek isterim. Zira son dönemde hem Sağlık
Bakanı’yla 3 kez telefonda görüşüp ilettiğim hususlar oldu. Hem de özellikle
bağış sürecinden sonra 2 kez Sayın İçişleri Bakanı’yla da telefon görüşmelerim
oldu. Faydalı olanlar oldu, sonuca erişmeyenler oldu ama neticede bir iletişim
vardı. Umuyorum faydalı iletişimi devam ettireceğimiz günlerde beraber
çalışırız.
“UMUYORUM, O YAŞANAN
BİRKAÇ SAATİN BEDELİ AĞIR OLMAZ”
“Buna rağmen sokağa
çıkma yasağından bilginiz yoktu değil mi? Nasıl öğrendiniz siz?”
– Bilgimiz yoktu. Ben, hiçbir belediye başkanının bilgisi
olduğunu düşünmüyorum. Hatta, mülki amirlerin bile yeterince bilgisi olduğunu
düşünmüyorum. Bilgisi olsa, niye bizden saklasınlar? O anda yaşananlar hepimizi
çok üzdü. Umuyorum, o yaşanan birkaç saatin bedeli ağır olmaz.
“2 GÜNLÜK YASAKLARIN
FAYDALI OLMAYACAĞI YÖNÜNDE BİLGİYE SAHİBİM”
“Bugün Sayın
Cumhurbaşkanı, yasağın bu hafta sonu da uygulanacağını açıkladı. Bundan
bilginiz var mıydı? Buna ek olarak; Sayın Cumhurbaşkanı ile aranızda bir
iletişim kanalı var mı?”
– Bugünden cumartesi için verilen bir sokağa çıkma
yasağının, Sayın Cumhurbaşkanı tarafından duyurulması, bizim için yeterli bir
bilgidir. Daha fazlasına gerek yok. Zaten arzu ettiğimiz de budur makul bir
zamanda bu tür uygulamaların, eylemlerin yapılması yönünde. Sayın Cumhurbaşkanı
ilan etmiştir. Bugün günlerden pazartesi. Muhtemelen detayları yarın, öbür gün
Sayın Vali’miz tarafından iletilecektir. Zaten olması gereken, istediğimiz
süreçler böyle başlamalı. Şunu söyleyeyim: 2 günlük sokağa çıkma yasağına dair
bakışımızın ne olduğu ayrı bir konu. Ben, faydalı olmadığı yönünde bilgiye
sahibim. Bu, benim bilgim değil, İBB’de oluşturduğumuz Bilim Kurulu’nun ve aynı
zamanda dünya ölçeğindeki araştırmaların, Dünya Sağlık Örgütü’nün, bu tür 2
günlük karantina süreçlerinin, sokağa çıkma yasaklarının faydalı olmayacağı
yönünde de tespitleri var. Sayın Cumhurbaşkanı’yla görüşme talebinde bulunmak,
benim en doğal hakkım. Türkiye’nin ve Avrupa’nın en büyük şehrinin belediye
başkanıyım. Ben, talebime devam ederim, sonra da işime bakarım; diğeri
kendilerine kalmış. Süreç bence böyle işliyor.
“BİZ, KENDİMİZİ AKLA VE BİLİME EMANET ETTİK”
“İstanbul ve kritik
iller özelinde neden sokağa çıkma yasağı alınmıyor? Bununla ilgili bir
öngörünüz veya tespitiniz var mı?”
– Ben, 24 Mart’tan beri, sokağa çıkma yasağı konusunda çağrı
yapan bir Belediye Başkanı’yım. 24 Mart’ta ben bu çağrıyı yaptığımda, bunu
aklımla uyduracak birisi değilim. Biz, bu süreçlerde kendimizi, akla ve bilime
emanet ettik. Başka da bir yolu, yöntemi yok zaten. Dünyanın da yaptığı bu.
Biz, o akılla ve bilimle bu süreci hep dile getirdik. Ne acıdır ki, nelerle
nelerle suçlandık; terör örgütü, sokağa çıkma yasağıyla ilgili bir sürü
kavramalar, uydurma birtakım teoriler, komik komik ifadeler… Ben ismini anmak
istemiyorum; son sokağa çıkma yasağı sürecinde de aynı şekilde yazılar yazıldı.
İstanbul’daki Pandemi Kurulu’na 2 defa katıldım. Oradaki sağlıkçı katılımcılar,
tıp insanları, bilim insanları bu konudaki kararlarının net olduğunu ifade
ettiler, en az 2-3 haftalık bir sokağa çıkma yasağının olması yönünde. Sonrasında
önümüze, yanlış bir başlangıçla, 2 günlük sokağa çıkma yasağı kondu. Sayın
Cumhurbaşkanı’mız, 2 önümüzdeki hafta sonu için 2 günlük sokağa çıkma yasağını
ilan etti. Ben, yanlışa devam edildiğini düşünüyorum. Faydalı olmadığı yönünde
hem ilmi hem tıbbi yaklaşımlar söz konusu. Bu, sadece birazcık nefes almaya
benziyor. Süreç bulaşmaya devam ettiği taktirde, şu anda yoğunluklar onu
gösteriyor, ne yazık ki faydalı bir işlem, eylem olmayacak. Bu konuda, niçin
2-3 haftalık bir sokağa çıkma yasağının, özellikle Türkiye’deki pandemi
sürecinin en az yüzde 65’inin yaşandığı İstanbul’da uygulamamakta direniler,
ben bunu anlamış değilim. İnanın artık insanın nefesi tükeniyor bu konuda ısrar
etmekten.