Yürümekte ve konuşurken nefes almakta zorluk çeken skolyoz (Omurga eğriliği) hastası Selma Ada risk alarak girdiği başarılı bir ameliyat sonrası sağlığına kavuştu.
İlk gördüğümüzde nefes almakta ve yürümekte zorlanan Selma Ada; ameliyattan iki yıl sonra basın mensupları ile kahvaltıda bir araya gelerek, cesaret ve azminin sonunda sağlığına kavuştuğunu söyledi.
SELMA ADA; “CESARET VE AZİM İNSANI BAŞARIYA ULAŞTIRIR”
2014 yılında kendisine destek için İlkay Akkaya’nın verdiği konserde Selma Ada’yı tanıma fırsatı bulduk. Selma Ada Skolyoz (Omurga eğriliği) hastasıydı. Yürümekte ve konuşurken nefes almakta zorluk çekiyordu.
Öncül Derneği başkanı Ertuğrul Bulakbaşı olayı şöyle özetledi: “Ameliyatı geç kalmıştı ve riskliydi. Doktorlar yüzde 95 umut veriyor. Ama o cesaretini toplayarak sanatçı İlkay Akkaya ile irtibat kurması, hayatını kurtaracak ilk adımı oldu. Dernek olarak her kes bu konuda üstüne düşeni fazlasıyla yapma gayreti içine girdi. Sağlanan maddi destek sonunda Selma ameliyat olmaya karar verdi ve sağlığına kavuştu” dedi.
IŞIĞI SELMA YAKTI
Olayın başından itibaren Selma’yı yalnız bırakmayan Ardahan İli Çıldır İlçesi Öncül Köyü Dernek Başkanı Ertuğrul Bulakbaşı şunları söyledi: “Kendisini 2014 yılında Ataşehir’e getirdik. Doğumuyla gelen bir Skolyoz hastalığı vardı. Bu hastalık yaşamını zorlaştıracak bir boyuta gelmişti. Bu hastalıktan kurtulması için Selma ile birlikte yola çıktık. Bu yol hayati tehlikesi olan riskli bir yoldu. Ameliyat kararı almak oldukça zordu. Çünkü ölümle yaşam arasında bir karar vermek durumundaydık. Selma medeni cesaretini göstererek sağlığı için bu kararı verdi. Bu kararı aldıktan Selma sanatçı İlkay Akkaya ile temasa geçerek durumunu anlatıyor. İlkay Akkaya konuya duyarsız kalmayarak Deniz gezmiş Parkında düzenlemiş olduğu konserle hem de bilet satışlarına destek verdi. Işığı Selma yaktı ve bunu da bir meşale gibi taşıyanda İlkay Akkaya oldu. Öncül Köyü Derneği olarak bizde STK’larla görüşerek gerekli maddi destek için çalışmalar yürüttük. Bu konuda Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi’nin büyük desteği oldu. Bu çabalarımız kısa sürede hayat buldu. Katkı sunan herkese teşekkür ederim. “
Selma ada süreçle ilgili şunları söyledi:
BAZEN KÜÇÜK BİR KIVILCIM BİLE YETİYOR
Selma Ada; “23 Eylül 2014 tarihinde Şişli’de özel bir hastanede ameliyat oldum. Ameliyat sürem tam 14 saat sürdü. Ameliyat sonrası bana öngörülen yoğun bakım süresi bir haftaydı. Ancak bir mucize sonucu 2 gün sonra yoğun bakımdan çıktım. Bir hafta normal odamda tedavim devam etti. Kısacası hastaneye yatışım çıkışım toplam 11 gün sürdü. Çok hassas bir durumdaydım. Ayağa kalkıyordum ama yürümede çok zorlanıyordum.
Hastalığım müddetince ailemden ve sosyal medya üzerinde kurduğum arkadaşlıklardan büyük bir moral desteği aldım. Bende oluşan öz güven eksikliğini bu sayede aşmama destek oldular. Her şey insanın kendisinde bitiyor. İstedikten sonra insanın yapamayacağı hiçbir şey yok. Ben araştırmasaydım İlkay Akkaya durduğum yerde beni bulamazdı. Önce cesaret gerekiyor. Çok tıkandığımız yerler oldu. Bir taraftan okul, diğer taraftan gerekli izinlerin alınması yönünde belli sıkıntılar yaşandı. Tüm bunlara rağmen başardım. Cesaret ve azim insanı başarıya ulaştırır. Ben bunu başardım. Bazen başarı için küçük bir kıvılcım bile yetiyor” diye konuştu.
HAYATİ TEHLİKEM VARDI
Ada; “Benim hastalık derecem yüzde doksanların üzerindeydi. Türkiye’de çok nadir görülen bir durumdu. Hayati tehlikem vardı. Masadan kalkmayabilir veya felç kalma durumum vardı. Tüm bu risklere rağmen ameliyat olmam bir zorunluluktu çünkü ben nefes alamıyordum. Konuşurken bile nefesim yetmiyordu. Ameliyattan sonra rahat konuşabiliyor ve kesintisiz bir, iki saat kesintisiz yürüyebiliyorum.
Tedavim için yardımcı olanlara çok teşekkür ederim. Olayın başından sonuna kadar bana güç veren, riskli olduğunu bilmeme rağmen bana bu cesareti aşılayan Öncül derneği Başkanı Ertuğrul amcama çok şey borçluyum. Hala bazı riskleri taşıyorum. Olumsuz hava şartları beni etkiliyor. Şu an sırtımda iki platin ve onların bağlantısı olarak 27 adet küçük vida var. Doktorların ameliyata yanaşmaması ve değişik nedenlerden dolayı geç kalmış bir ameliyattı. Eğer 15- 16 yaşlarımda ameliyat olsaydım daha başarılı ve risksiz olabilirdi. Ama olmadı. Bu günde çok şükür bazı olumsuzluklara rağmen başarılı bir ameliyat sonucunda sağlığıma kavuştum, yürüyebiliyorum, konuşurken nefes almakta sıkıntı çekmiyorum” şeklinde konuştu.
İstanbulumGazetesi/Ali Bal