Gazeteci Barış
Yarkadaş, RTÜK’ün TV’lere gönderdiği “CoronaVirüs tartışmaları için
Bakanlıktan isim önerisi alın” tavsiyesini eleştirdi.
CHP 26. Dönem Milletvekili – Gazeteci Barış Yarkadaş’ın
sosyal medya hesabında paylaştığı twitler şöyle:
-RTÜK az önce tüm TV kanallarına aşağıdaki notu göndererek,
Coronavirüs’e ilişkin tartışma programlarına kimi konuk alacakları konusunda
Sağlık Bakanlığı Basın Ve Halkla İlişkiler Bölümü’yle irtibata geçilmesini
“önerdi.” Bu sanırım TV tarihimizde bir ilk… Sakıncalı bir öneri.
– TV’ler sadece Sağlık Bakanlığı’nın önerdiği isimlere yer
verirse, medya kamu adına denetimi nasıl yapacak? Örneğin; dün İran Sağlık
Bakan Yardımcısı’nın başına gelenleri gördük. Bakan kürsüde “İran’da
sıkıntı yok” derken, hemen yanında bulunan yardımcısı, “resmî
görüş”e rağmen kameralar önünde hastalığıyla boğuşuyordu. Bu yüzden
RTÜK’ün önerisi yanlıştır. Medya kamu adına tüm soruları, “sorumlu
yayıncılık” anlayışı çerçevesinde gündeme getirmek ve resmî görüşün
dışındaki bakış açılarını da bir ayna gibi topluma ve yöneticilere yansıtmak
zorundadır.
– RTÜK’e baksak; dün geceki @halktvcomtr yayınında Sağlık
Bakanlığı ile THY arasındaki kopukluğu gündeme getiremeyecek, Türkiye’de
yaşanan 3M adlı maskenin karaborsaya düştüğü ve fiyatının on kat birden
arttığını konuşamayacaktık. Oysa ki; tehlike artık kapımıza dayandı ve biz
hazırlıklı değiliz. Dün geceki yayında da sordum: Şu an birçok hastanemizde
bırakın hastaları; personel için bile maske stoku yok. Bu eksiği gidermek için
herhangi bir çalışma yapılıyor mu? Hastanelerimizde CoronaVirüs vakaları için kaç
solunum cihazı ayrıldı? (KaraborsaMaske)
– RTÜK’e kalsa TV’ler sadece uzmanları çağıracak ve halka
tavsiye sunmalarını isteyecek.Peki o halde; dün gece de gündeme getirdiğimiz
soruları kim soracak? Örneğin; yoğun bakım ünitelerinin sayısı yeterli mi? Kaç
negatif basınç odası hazırlandı? Bu soruları kim nerede soracak?
Bakın dün geceki HALK TV yayınımızda, İran uçağı yolcusu 28
yaşındaki Seyid Sarak hastaneden yayına bağlandı ve İran’da yaşadığı skandalı
ayrıntılarıyla anlattı. Sarak’ın anlattıkları dehşet vericiydi. Gözlem altında
tutulan Sarak’ın anlatımları derslerle doluydu. Sarak, uçağa bindiklerinde
herhangi bir kontrolden geçmediklerini, hastaneye getirilirken ise herhangi bir
önlem alınmadığını belirtti. Bakan Koca, yayınımız üzerine gece Zekai Tahir
Hastanesi’ne giderek denetim yaptı. Koca, “Medyadaki haberler üzerine
hastaneye geldim” dedi.
-Sözün özü: Medya sorumlu yayıncılık yapmalı, halkı paniğe
sevk etmemeli! Ancak; RTÜK de durumdan vazife çıkarıp “Konuyu konuşmak
için Bakanlıktan isim önerisi alın” dememeli… Bakanlık belli saatlerde
halka bilgi verirse, kısacası herkes işini yaparsa mücadele kolaylaşır…
– Dün gece Seyid Sarak yayına katılmasa, ne hastanenin
halini görecek, ne de THY ile Sağlık Bakanlığı arasındaki kopukluğu öğrenebilecektik.
RTÜK belki iyi niyetle bu öneriyi yaptı. Ancak, kamu adına soru sormak ve
eksikleri gündeme getirmek de gazetecilerin temel görevidir.
-HALK TV’ye bağlanan Seyid Sarak’tan öğrendiğimize göre,
Tahran ve Kum’dan THY binen 130 yolcu, ceplerinden 950 TL vermiş ve tarifeli
seferle uçmuşlar. Kısacası, medyada yansıtıldığı gibi bir “kurtarma
operasyonu” yok. Ambulansa da beşerli gruplar halinde bindirilmişler.
– Ki; bu uçak İstanbul’a inerken rotası son anda Ankara’ya
dönmüş… Ve yolcular, apar topar bir şekilde; Şehir Hastanesi’ne hasta
yönlendirebilmek için bir süre önce kapatılan ve atıl vaziyette tutulan Zekai
Tahir Burak Hastanesi’ne götürülmüşler. Kamu adına araştırmaya devam!