CHP İstanbul Genişletilmiş 1.Bölge Toplantısı Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun katılımı ve partilerin yoğun ilgisi ile Bostancı Gösteri Merkezi’nde gerçekleşti.
Recep Kenan/itvhaber.com
Hayır diyerek Başbakan Binali yıldırım’ın da yerinde kalması için çalıştıklarını ifade eden CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, güçlü parlamento için, milli iradenin korunması için hayır dediklerini kaydetti. Kılıçdaroğlu, partililerden neden hayır dediklerini halka sakin bir şekilde anlatılmasını istedi. Referandum’da evet ile anayasa değişikliğinin kabul edilmesi durumun da bir kişi savaş ilan edebileceğini, “Horon”un bile yasaklanabileceğinin altını çizdi.
CUMHURBAŞKANI “HORON”U BİLE YASAKLAYABİLECEK
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan toplantıda sinevizyon gösterimi ile neden hayır denilmesi gerektiği anlatıldı. CHP İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat’ın konuşmasından sonra kürsüye gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Avcılar Belediyesi Binbir Çiçek Kadın Korosu’nun söylediği türkülerin “Hayır” kampanyasına renk kattığını kaydederek değişikliğin kabul edilmesi durumunda Cumhurbaşkanı tarafından koronu seslendirdiği “Horon”un da yasaklanabileceğini vurguladı.
ÖRGÜT İÇİ SALON TOPLANTILARI TAMAM
3 bölgede yaptıkları salon genişletilmiş örgüt toplantıları ile salon toplantılarını tamamladıklarını, hayır sonucunun çıkması için milliyetçi ve muhafazakar oylara ihtiyaç olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, hayır sonucunun çıkması için milliyetçi ve muhafazakar oylara ihtiyaç olduğunu kaydederek; “Tek adam rejimine, Parti devletine, Meclisin Tasfiyesine, Ortak değerlerin tahrip edilmesine, teröre ve çatışmaya, Seçilmiş krallığa, Sorumsuz yöneticilere ve Ekonomik krize” hayır dediklerini vurguladı.
REFERANDUMU, PARTİ SORUNU OLARAK GÖRMEK DOĞRU DEĞİL
Bundan sonra sokak sokak, ev ev çalışacaklarını kaydederek; Toplantıda konuşan 80 milyonun hayır demesini istediklerini kaydeden CHP Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, Anayasa Değişikliği Referandumu’nun bir partinin sorunu olarak görmenin doğru olmayacağına işaret ederek, 1919’dan 2017’ye kadar hiç tek adam rejimi olmadığının altını çizdi.
EVET DİYEN DE, HAYIR DİYEN DE DÜZGÜN, NAMUSLU VATANDAŞ
“Evet diyen de, hayır diyen de bu ülkenin düzgün, namuslu vatandaşlarıdır. Benim başımın üstünde yerleri vardır.”diye konuşan Kılıçdaroğlu, Onlar ayırıyor biz ayırmıyoruz. Onlar bölmeye, parçalamaya çalışıyor biz birlikteyiz bölünmüyoruz.”diye sürdürdüğü konuşmasında şu ifadelere yer verdi; “Anayasa değişikliği ile aramızı bölmek istiyorlar. Düşünce özgürlüğümü elimizden almak istiyorlar. Değişiklik olursa bir kararname ile ’horonu kaldırıyoruz. Bütün muhtarlıkları kaldırıyoruz’ denebilir. Bizi bölmek istiyorlar, kutuplaştırmak istiyorlar. O tuzağa düşmeyeceğiz. Hayır dediğimiz için ’terörist’ diyorlar. Onlara saldırmayacağız, onları da seveceğiz. Ülkemizi, ülkemizin insanını seviyoruz diyeceğiz.”
CUMHURBAŞKANI’NA SEÇİLMEMİŞ VEKALET EDECEK
Anayasa değişikliği kabul edilir, yürürlüğe girerse; Cumhurbaşkanı yurt dışına gittiğinde TBMM Başkanı’nın vekalet zorunluluğunun kalkacağını kaydeden Klıçdaroğlu, seçilmemiş birsini vekalet olarak belirleyebileceğinin altını çizerek; “ Bir demokrasiye en fazla bu kadar ihanet edilir. Seçilmemiş bir kişi devasa bir Türkiye’yi temsil etsin. Bu ancak Türkiye’de darbe dönemlerinde olmuştur. Kenan Evren darbeyi yapmıştır. Seçilmemiştir ama Türkiye’yi yönetmiştir. Şimdi bir anayasa değişikliği ile bir darbe dönemini anayasal kurum haline getiriyoruz. İşte bunun için milli iradeye saygı duyduğumuz için hayır diyoruz. Barış bildirisini imzaladıkları için kapının önüne konan akademisyenler, tutuklu gazeteciler için hayır diyoruz.
HAYIR DEDİĞİMİZ İÇİN BAŞBAKAN KOLTUĞUNU KORUYACAK
“Hayır denirse, Sayın Cumhurbaşkanı görevinin başında olacak. Sayın Binali Yıldırım biz hayır dediğimiz için koltuğunu koruyacak” diye konuşan Kemal Kılıçdaroğlu, “Başbakanın yerinde kalması için de çalışıyoruz. Hayır dersek TBMM’nin yetkileri elinden alınmamış olacak. Hayır ile halk çok önemli bir dersi siyaset kurumuna verecek. Halkımız adaletli bir Türkiye itiyor. ‘Parlamenter sistemde eksiklik varsa bir araya gelip çözün’ diyecek. Evet demek, sonu belli olamayan dipsiz bir kuyuyu sürüklemek.”şeklinde konuştu.