Sonbaharın bitmesiyle birlikte gittikçe daha da soğuyan havalar, herkesin dışarı çıkarken daha tedbirli davranmasını ve hastalıklara karşı korunmasını zorunlu kılıyor.
VeniVidi Göz Sağlığı Grubu Göz Hastalıkları ve Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Özer Kavalcıoğlu, soğuk ve kuru havaların gözde kaşıntı, sulanma ve kızarıklık ile kendisini belli eden konjoktvit denen mikrop kapmasına davetiye çıkarabileceğini, bunun da görme kaybına neden olabileceğine dikkat çekiyor.
VeniVidi Göz Sağlığı Grubu Göz Hastalıkları ve Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Özer Kavalcıoğlu, sürekli değişen hava şartlarıyla düşen vücut direncinin aynı bağışıklık sisteminde olduğu gibi gözde de ciddi rahatsızlıkları oluşturduğunu belirtiyor. Özellikle kasım-şubat ayları arasında etkisini artıran hava kirliliği de göz sağlığını olumsuz etkiliyor. Op. Dr. Özer Kavalcıoğlu, gözlerde kızarıklık ile birlikte çapaklanma, batma, ışığa hassasiyet gibi şikayetler başladığı zaman hemen bir göz doktoruna muayene olmanın önemini vurguluyor.Işık düşüklüğü ve nem oranlarının gözlerde oluşturduğu etkiler kadar direkt olarak soğuyan hava teması sebebiyle görme kayıplarına kadar varan sonuçların gözlenebildiğini belirten Op. Dr. Özer Kavalcıoğlu: “Düşen sıcaklık değeri, göz çevresindeki damarların daralmasına yol açar. Bu durum, çift veya bulanık görme gibi sorunlar oluşmasına yol açabilir. Görmede oluşan bu kayıplar, özellikle soğuk havalarda uzun süre dışarıda zaman geçiren kişilerde gözlemlenir. Eğer soğuk havalar sebebiyle görme yetinizde bir değişiklik oluştuğunu hissediyorsanız, hemen uzman bir göz hekimine giderek detaylı bir göz muayenesi yaptırın. Zamanında müdahale edilmediğinde geçici görme kayıpları oluşabileceği gibi ilerleyen dönemlerde geri dönüşü daha zor olan sonuçlara yol açabilir” dedi.
SOĞUK VE KARLI HAVALARDA DA GÜNEŞ GÖZLÜĞÜ ŞART
Op. Dr. Özer Kavalcıoğlu’nun vermiş olduğu bilgilere göre güneş gözlüğünü sadece güneşin gökyüzünde cömertçe kendisini sergilediği yaz aylarında değil, soğuk ve hatta karlı havalarda da kullanılması gerektiğini vurgulayıp sözlerine şöyle devam etti: “Ultraviyole ışınlarından korunmak için güneş gözlüğü kullanılmalıdır. Çünkü kardan yansıyan güneş ışınları; gözün kornea, lens ve retina tabakalarına zarar vermektedir. Göz kapağı ve çevresindeki cilt ince ve kırışmaya en yatkın bölge olduğu için rüzgarlı, güneşli, soğuk ve karlı ortamlarda mutlaka ultraviyole korumalı güneş gözlüğü kullanılması gerekir.” Göz sağlığı için her zaman el temizliğine de önem verilmesi gerektiğini belirten Kavalcıoğlu, sürekli tokalaşmaktan kaçınılmayı ve ellerin sık sık yıkanılmasını tavsiye ediyor. Gözleri mümkün olduğunca kaşımamak, bir başkasının kişisel eşyasını ve makyaj malzemesini kullanmamaya dikkat etmek de Kavalcıoğlu’nun verdiği tavsiyelerden sadece birkaçı.