Başbakan Yıldırım, “Çanakkale’de, Kurtuluş Savaşı’nda destan yazan bu millet, aynı ruhla 15 Temmuz destanını da yazdı. 15 Temmuz, ikinci Kurtuluş Savaşı’dır.” dedi.
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, “Çanakkale’de, Kurtuluş Savaşı’nda destan yazan bu millet, aynı ruhla 15 Temmuz destanını da yazdı. 15 Temmuz ikinci Kurtuluş Savaşı’dır.” dedi.
Yıldırım, Cumhurbaşkanlığı himayesinde, İstanbul Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi desteğiyle Yenikapı Miting Alanı’nda düzenlenen Demokrasi ve Şehitler Mitingi’nde konuştu.
Başbakan Yıldırım konuşmasına, Orhan Şaik Gökyay’ın “Bu Vatan Kimin” adlı şiirinin, “Bu vatan, toprağın kara bağrında / Sıradağlar gibi duranlarındır / Bir tarih boyunca onun uğrunda / Kendini tarihe verenlerindir / Ardına bakmadan yollara düşen / Şimşek gibi çakan, sel gibi coşan / Huduttan hududa yol bulup koşan / Cepheden cepheyi soranlarındır.” dizelerini okuyarak başladı.
Nazım Hikmet’ten şiir okudu
Yıldırım, Nazım Hikmet’in, “Emret ki ölelim emret / Güneşi içiyoruz sesinde / Akın var güneşe akın /Güneşi zaptedeceğiz, güneşin zaptı yakın!” dizelerini okudu.
İstanbul’un bir kez daha tarih yazdığını ifade eden Yıldırım, “29 Mayıs 1453’te Sultan Fatih şehre girdiğinde ne kadar heyecanlıysa bugün o kadar heyecanlısın” ifadesini kullandı.
Yıldırım, şöyle konuştu:
Aramızda bulunan kahraman şehitlerimizin ailelerini yürekten selamlıyorum. İstanbul’u düşmana teslim etmeyen, kimi hastanede, kimi evinde, kimi aramızda olan kahraman gazilerimizi selamlıyorum. Sayın Cumhurbaşkanım, 15 Temmuz’da bu milletin önüne geçtiğiniz için, dik durduğunuz için, bu milleti son 100 yüzyılın en büyük tehlikesinden kurtardığınız için diklenmeden dik durduğunuz için sizlere teşekkür ediyorum, sizleri selamlıyorum.”
“Milletten yana tavır koyanları selamlıyorum”
“Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanını ve bütün Cumhuriyet Halk Partisi mensuplarını, darbenin ilk saatlerinde, milli iradeden yana net tavır koydukları için yürekten selamlıyorum. Milliyetçi Hareket Partisinin değerli Genel Başkanını ve bütün ülkücü kardeşlerimi ilk andan itibaren hükümetimizin yanında, Cumhurbaşkanımızın yanında sarsılmaz bir demokrasi savunucusu olduğu için yürekten selamlıyorum. AK Parti’li kardeşlerim, CHP’li, MHP’li kardeşlerim, ismini sayamayacağım kadar çok olan her siyasi görüşten, her kesimden değerli vatandaşlarım, bu muhteşem kardeşlik tablosunu bugün bize yaşattığınız için, bizi buraya getirttiğiniz için hepinize çok çok teşekkür ediyorum. Milletim adına teşekkür ediyorum.”
Necip Fazıl’dan mısralar
Yıldırım, Necip Fazıl’ın, “Allah’ın seçtiği kurtulmuş millet / Güneşten başını göklere yükselt / Avlanır, kim sana atarsa kement / Ezel kuşatılmaz, çevrilmez ebed” dizeleri ile Nazım Hikmet’in, “Emret ki ölelim emret / Güneşi içiyoruz sesinde / Akın var güneşe akın /Güneşi zaptedeceğiz, güneşin zaptı yakın!” ve Azeri şair Ahmet Cevad’ın “İnciler dök, gel yoluna / Sırmalar serp sağ soluna / Fırtınalar dursun yana / Selam Türk’ün bayrağına” dizelerini de okudu.
Ahmed Artif’den “Bunlar engereklerdir, bunlar aşımıza ekmeğimize göz koyanlardır, tanı bunları” dizelerini okuyan Yıldırım, “Burada biziz, beraberiz, bugün hep birlikte Türkiyeyiz.” dedi.
Yıldırım, 97 yıl önce 19 Mayıs 1919’da İzmir’in işgaliyle Sultan Ahmet Meydan’ında 100 binlerin toplandığını anımsatarak, şunları söyledi:
“Minarelerden selalar yükseliyordu, düşman uçakları kalabalığın üzerinden uçuyordu. Ama hiç kimse başını eğmedi, hiç kimse ölümden korkmadı. Kürsüye çıkan Halide Edip, o muhteşem topluluğa, ‘Toprağın üzerinde şerefsiz yaşamaktansa altında şerefle yatarız’. İşte 97 yıl önce bu aziz millet, toprağın altında şerefiyle yatanlar sayesinde toprağın üzerinde şerefle yaşıyor.”
TRT