Koronavirüs salgını,
WhatsApp grupları, sosyal ve geleneksel medyada yoğun bir bilgi kirliliğini de
beraberinde getirirken, gerçeklik payı bulunmayan bilgilere dikkat çekildi.
Medyada salgınla ilgili 96 yanlış bilgi yayıldı
Koronavirüs salgını, WhatsApp grupları, sosyal ve geleneksel
medyada yoğun bir bilgi kirliliğini de beraberinde getirdi. Doğrulama platformu
Teyit, medyaya yansıyan 100 şüpheli içeriği inceleyerek gerçeklik payı
bulunmayan bilgileri ortaya çıkardı. İncelenen 99 içerikten 96’sı yanlış
bilgilere dayanıyordu ve bu yanlış bilgiler, 2 bin 712 haberde yer almıştı
Aralık ayı sonunda Çin’in Wuhan şehrinden başlayarak tüm
dünyaya yayılan yeni koronavirüs salgınının etkisi altına aldığı alanlardan
biri de medya oldu. Hem sosyal medya hem de geleneksel medyada onlarca yanlış
bilgi yayıldı. Bağımsız doğrulama platformu Teyit, hızla seyreden bu yanlış
bilgi akışına karşı salgın hakkındaki gerçekleri ortaya koymak amacıyla yeni
koronavirüsle ilgili 100 şüpheli içeriği inceledi. İncelemeler sonucu medyada
koronavirüsle ilgili 96 yanlış bilgi yer aldığı ve bu içeriklerin 2 bin 712 kez
haberleştirildiği belirlendi. Covid-19 tedavisindeki etkinlikleri halen
kesinlik kazanmamış olan ibuprofen, favipiravir, klorokin ve hidroksiklorokin
isimli dört ilaçla ilgili ise 7 bin 691 haberin yayınlandığı görüldü. Gerçeği
yansıtmayan haberleri; komplo teorileri, yanlış tedaviler ve sahte içerikler
olmak üzere üç ayrı başlık altında toplayan platform, yanlış ve şüpheli
bilgileri içeren bu haberler karşısında neler yapılması gerektiğine ilişkin
önerilerde de bulundu.
Salgının planlı olduğunu öne süren komplo teorileri
asılsız
İncelenen 96 yanlış bilgi içeren haberin 16’sı komplo
teorilerinden oluşuyordu. Bu içeriklerden bin 20’si yanlış haber olarak medyaya
yansıdı. Sosyal medyada yayılan ve Covid-19’un laboratuvarda icat
edildiğine,aşısının patentinin 2014 yılında Pasteur Enstitüsü tarafından
alındığına dair bir video ise, popüler asılsız içeriklerden biri oldu. Enstitü,
patentte geçen aşının 2002-2003 yılında Çin’de ortaya çıkan SARS-CoV
adlı virüse ait olduğunu açıkladı ve iddiayı yalanladı.
Gündeme gelen bir diğer komplo teorisi de Alman meclisine
2012 yılında sunulan bir raporda yeni koronavirüs salgınının öngörüldüğü
iddiası oldu. Ancak Teyit, varsayımsal bir virüs ve bu virüsün yaratabileceği
salgın ihtimaline karşı Almanya’nın alacağı önlemlerden bahsettiğini saptadı.
Son olarak Teyit’e ihbar olarak gönderilen ve Gates Vakfı’nın koronavirüs
salgınından üç ay önce hastalığın ilacının patentini aldığı ve yayılma
senaryosu hazırladığına dair iddianın da gerçeği yansıtmadığı belirlendi.
Tedavi ve şifa iddialarının bilimsel dayanağı yok
Salgınla ilgili en yaygın yanlış bilgiler arasında bilimsel
dayanağı olmayan tedavi ve şifa önerileri de yer alıyordu. İncelemelerde
Covid-19’u tedavi edeceği öne sürülen soğan, sumak, sarımsak, kelle paça gibi
çeşitli meyve, sebze ve yemek önerilerinin medyada geniş yayılım gösterdiği
saptandı. Bu konuda medyaya en az 10 yanlış bilgi yansırken, bu bilgiler 948
kez haberleştirildi.
oronavirüsün henüz etkinliği kesinleşmiş bir tedavisi olmasa
da İran’da koronavirüsün ilacının geliştirildiği, Türkiye’de Covid-19’u
yok eden cihaz icat edildiği, Tayland’da Covid-19 tedavisinin bulunduğu, Kanada
ve Küba’da yeni koronavirüs aşısı bulunduğu gibi iddialara büyük ilgili
gösterildi.
Covid-19 tedavisinde henüz denenen avipiravir,
klorokin ve hidroksiklorokin gibi ilaçlar da haber sitelerinde hastalığın
kesin tedavisi gibi haberleştirildi. İbuprofen’in tedaviyi zorlaştırdığı
iddiaları için de aynısı geçerliydi. Olumlu ya da olunmsuz etkileri henüz
kanıtlanmamış bu dört ilaçla ilgili şüpheli bilgiler 7 bin 691 kez haberleştirildi.
Hatalı ilişkilendirilen ve uydurulan içerikler yayılıyor
Bir grafiğin veya tablonun yanlış bilgilerle hazırlandığı
veya videodaki kişinin iddia edilen kişi olmadığı paylaşımlar da Teyit’in
incelediği şüpheli içerikler arasındaydı. Bu kategoride toplam 70 haber yer
alırken, bu içeriklerin tamamının asılsız olduğu ve 744 kez de
haberleştirildiği saptandı. En dikkat çeken haberler arasında Çin’den alınan
tanı kitlerinin ücretinin, Türkiye’nin 1940’taki salgına karşı Çin’e yardımı
nedeniyle hibe edildiği yer alıyordu. Bir diğer asılsız paylaşım ise Covid-19
şüphesiyle sedyede taşınan kişiye ait bir fotoğrafın yedi şehirde, sekiz farklı
hikayeyle paylaşılması oldu.
Asparagas olarak tanımlanan ve büyük çoğunlukla sosyal medya
kaynaklı haberlerin ise, diğer yanlış haber türlerine kıyasla basında yoğun bir
karşılık bulmadığı görüldü.
Yanlış bilgiye karşı beş öneri
Asılsız iddiaların panik ve kaygıya sebep olduğunu, bilimsel
dayanağı olmayan bilgilerin insan sağlığı açısından risk taşıdığını belirten
Teyit şef editörü Gülin Çavuş, yanlış bilgi salgınının en az
Covid-19 kadar tehlikeli olduğunu vurguladı. Çavuş, içeriklerin
değerlendirilmesine ilişkin tavsiyelerde de bulundu. İşte, yanlış bilgiye karşı
beş öneri:
- Sosyal
medyada veya haber sitelerinde rastladığımız içerikler karşısında sakin
kalın.
- Paylaşım
yapmadan önce düşünerek gördüklerinizi filtreden geçirin.
- Şüphe
kaslarınızı çalıştırın; paylaşım yapanlara “kaynağın nedir?” diye
sormaktan çekinmeyin.
- Karşınıza
çıkan bilgiyi arama motorlarında farklı anahtar kelimelerle arayın, teyit
platformlarının konu hakkında bir inceleme yapıp yapmadığına bakın veya
güvenilir kurumların içeriklerine göz atın
- Sosyal
medya orucu tutun, her bilgiyi tüketmeyin ve paylaşmayın.