Dokunulmazlıkların kaldırılmasının ardından ilk ifadeye çağrılan CHP’li Barış Yarkadaş. Mahkemeye çağırılan CHP’li Yarkadaş, “Yargılanan değil yargılayan olacağız” dedi.
Yarkadaş’tan ilk açıklama: ‘Yargılanan değil yargılayan olacağız’
CHP İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş, İstanbul Anadolu 68. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından ifadeye çağırıldı.
Mahkeme çağrısının ardından ilk olarak Halk Tv canlı yayınında açıklamalarda bulunan Yarkadaş, şöyle konuştu:
Dokunulmazlıklarımız kaldırıldı. Ama biz hala aynı noktadayız. Bizim hırsızlık, yolsuzluk, arsızlık, rüşvet dosyamız yok. Kimsenin emeğine el koymadık, parasının çalmadık. Yeşil alanları yandaşlara konut olarak dağıtmadık. Halkın hakkını savunduk.
İfadeye çağırılan ilk CHP’liyim. Bundan övünç duyuyorum.
‘Niye çağırmışlar?’
17/25 Aralık operasyonunun ardından eski bakan Erdoğan Bayraktar’ın ortaya çıkan telefon konuşmaları vardı hatırlarsanız. Herkesin dinlediği şeyler…
Bunlarla ilgili yaptığım konuşmalar ve haberlerden dolayı hapis cezası isteniyor.
Suçlamada, soruşturmanın gizliliğini ihlal.
“YARGILANAN DEĞİL YARGILAYAN OLACAĞIZ”
Mahkemeye çağrıldık. Sayın genel başkanımızla bu sabah konuştuk. Mahkemelere gideceğiz. Doğru bildiğimiz ne varsa aynı burada anlattığımız gibi anlatacağız.
Biz yargılanan değil yargılayan olacağız.
“SUÇSA BUNU İŞLEMEYE DEVAM EDECEĞİZ”
Neyle suçlayacak beni merak ediyorum. Ne yapmışım? 17/25 Aralık hırsızlık ve yolsuzluk operasyonunda ortaya çıkan kamu mallarının yağmalanmasını anlatmışım. Yeşil alanların nasıl ticari konutlara çevrildiğini, yandaşlara nasıl peşkeş çekildiğini anlatmışım.
Eğer bunlar suçsa bu suçları işlemeye devam edeceğim. Bunu bir kez daha söylüyorum dokunulmazlığı olmayan bir milletvekili olarak.
Biz eğer hırsızlığı, yolsuzluğu, rüşveti anlatmayacaksak, insan hakları ihlallerinin karşısında durmayacaksak, çalınan, yağmalanan kamu mallarına bir dakika demeyeceksek; milletvekili olmamıza da gerek yok.
‘FEZLEKELERDE YOK!’
Hakkımda 6 fezleke var. Şimdi avukatlarım bakıyor. Bu mahkeme celbi fezlekeler arasında yok. Fezlekeler arasında yoksa mahkemenin beni çağırabilmesi mümkün değil. Bir hukuki tartışma da başlayacak.
Çünkü fezleke düzenlenmemişti. Vekil olduğum için dosya ayrılmıştı. Adalet Bakanlığı düzenlerken bunu atladı. Ama mahkeme celp yolladı.
Avukatlarımız bununla ilgili bir hukuki yol çizecekler. Biz de ona göre gidip, doğru bildiklerimizi anlatacağız. Kamunun mallarının yağmalanmasına karşı nasıl mücadele ediyorsak, adliye koridorlarında da mücadelemizi devam ettireceğiz.
‘BAĞIŞ’IN ROLÜNÜ ANLATACAĞIZ!’
Bir dosyam da Egemen Bağış ile alakalı. Hakaret etmişim, iftira atmışım güya!
Onunla ilgili de çağıracaklar mahkemeye. Gidip anlatacağız. 17/25 Aralık’ı, Bağış’ın rolünü.. Erdoğan Bayraktar’ın rolünü. Erdoğan Bayraktar değil miydi “ne yaptıysam Başbakan’ın bilgisi dahilinde yaptım” diyen….
Canlı yayında anlattı.
Kanaltürk TV’nin önüne gittiğim için hakkımda dava açılmış. Oradaki hukuksuzluk bütün Türkiye’nin önünde yaşandı. Eğer o hukuksuzluğun karşısında durmayacaksam niye milletvekili olduk!
Seçilirken Anayasa’nın uygulanması için yemin ettik. Toplum da bize bunun için oy verdi.
“Dokunulmazlığımı kaldıracaklar beni yargılamakla korkutacaklar ben de doğru bildiklerimi söyleyemeyeceğim…” O zaman benim bu ülkede yaşamamın bir anlamı da kalmıyor.
‘CHP’NİN KAFASI ÇOK NET’
Celp geldi. CHP’nin kafası çok nettir. Savcılar, mahkemeler bizi çağırdığı takdirde doğru bildiğimizi her yerde anlatacağız.
Hiç bir arkadaşımızın yüz kızartıcı suç isnadı yok. 55 vekil arkadaşımız hakkında fezleke var. HDP’lilerden daha çok arkadaşımız yargılanacak. Arkadaşlarımızın tamamı söyledikerinden yazdıklarından ve katıldıkları eylemlerden yargılanacak.
Eren Erdem gazetecilik yaptığı için örgüt içine sokulup ceza verilmek isteniyor. İçişleri Bakanı Muammer Güler’in ses kaydı ortaya çıkmıştı. “Önüne yatarım Reza” kaydını yayınladığı için örgüte sokmaya çalışıyorlar.
Mahmut Tanal görevli memura mukavemetten yargılanıyor. Gözümün önünde oldu. Polise, “yaptığınız yasal değil” dedi.
Keza Sayın Genel başkanımız Kılıçdaroğlu hakkında hazırlanan fezlekeler. Bunların tamamı söylediği sözlerden dolayı talimatla hazırlanmış fezlekeler.
Benim Cumhurbaşkanına hakaretten 3 tane davam var. 5 yıl hapsim isteniyor
Ne demişim: “Ettiğin yemine bağlı kal. Saray’da paralel hükümet kurma. Türkiye’den büyük değilsin.”
Bunları her yerde söylüyorum.
Hapse de atsanız, zindana da atsanız, hücreye de koysanız bunu zaten söyleyeceğim.
Talimatla hazırlanmış fezlekelerdir ve hiç bir CHP’li geri adım atmayacaktır, boyun eğmeyecektir. Milletvekili gelip geçicidir. İnsan doğru söylemekle mükelleftir.
“DİPLOMASINI İSTEYECEĞİZ”
17/25 Aralık’tan dolayı iki defa mahkemeye çıkacağım. Gittiğimizde 17/25 Aralık’ın depoya konulan tüm dosyalarını isteyeceğiz. Onları bir kez mahkeme zaptına geçireceğiz.
Erdoğan’a hakaret davasında ise üniversite diploması olup olmadığını sorduracağız.
CHP’ye yakışan tavrı göstereceğimizden kimsenin şüphesi olmasın. Dün ne söylediysek bugün de aynısını söyleyeceğiz.
Dokunulmazlık kalktı konuşmayalım demeyeceğiz. Türkiye’de en çok yargılanan gazetecilerden biriyim.
‘CHP’LİLERE SESLENİYORUM!’
Burada özellikle CHP’li üyelere ve diğer partilerin üyelerine sesleniyorum. Bu yargılamalar bir iftira kampanyasına dönüşecek. CHP’liler bunlara kulaklarına tıkasın. Yüz kızartıcı su isnadı yok. Bizim ne söyleyeceğimize baksınlar.