16 Eylül 2016 tarihinde kaybettiğimiz Türk Sineması’nın usta oyuncusu Tarık Akan, doğum günü olan 13 Aralık’ta Ataşehir Mustafa Saffet Kültür Merkezi’ndeki etkinlikle anıldı.
Anma etkinliğine katılan Senarist Umur Bugay konuşmasında; “Sen yapacağını yaptın Tarık, artık nöbet bizde” ifadesini kullandı.
Ataşehir Belediyesi Kültür etkinlikleri çerçevesinde Türk Sineması’nın usta oyuncusu Tarık Akan, doğum gününde Örnek Mahallesi Mustafa Saffet Kültür Merkezi’nde düzenlenen etkinlikle anıldı. Sinema yazarı Burak Göral, Tarık Akan’ın filmografisini anlatırken, yapımcı Arif Keskiner ve senarist Umur Bugay da Akan ile yaşadıklarını anılarıyla yad ettiler.
Hababam Sınıfı, Yol, Maden, Canım Kardeşim gibi Türk sinema tarihine iz bırakan 100’den fazla filmde rol alan Akan’ı yakın dostları; yapımcı Arif Keskiner ve Senarist Umur Bugay’ın anılarıyla yâd etti. Sinema yazarı Burak Göral da Tarık Akan’ın filmografisini anlattı.
Göral, Türk Sineması’nda doğruluklarıyla, dürüstlükleriyle ve yakışıklıklarıyla gözleri kamaştıran erkek yıldızlar olduğunu söyleyerek; “Türk Sineması’nda hem oyunculuklarıyla, hem de yaratıkları toplumsal etkilerle de öne çıkan ve sinemaya damgasını vuran beş erkek yıldız vardı. Bunlar; Ayhan Işık, Cüneyt Arkın, Yılmaz Güney, Kadir İnanır ve Tarık Akan. Bu beş isimin arasında bana göre en ilginç hikâye Tarık Akan’ın hikâyesidir” dedi.
Göral, Tarık Akan’ın hikâyesinin içinde direniş barındırdığını anlatarak; “Sanatçının; nasıl bir insan olması gerektiğini, yeri geldiğinde nasıl tavır alabilecek bir düşünüre dönüşebildiğini, sanatçının topluma karşı sorumluluk duygusunun nasıl olabileceğini anlatan güçlü bir hikâyedir Tarık Akan’ın hikâyesi” diye konuştu.
“SEN YAPTIĞINI YAPTIN NÖBET SIRASI BİZDE”
Umur Bugay da Akan’ı şöyle anlattı; “Ülkesinin yüzü Batı’ya dönük, Atatürkçü aydınlarından biriydi. İnandığı her davanın gözünü kırpmadan içinde oldu. Solculukla, anti-emperyalist ulusalcılığı özümsemiş, sanatçı sıfatını sapına kadar hak etmiş, alçak gönüllü, arkadaş canlısı biriydi. Onunla 12 Eylül Darbesi’ne karşı kaleme alınan Barış Bildirisi’nde, İstanbul’dan sansüre karşı yola çıktığımız büyük Ankara yürüyüşünde, 1 Mayıslarda Taksim Meydanında, Silivri işkencehanesinin kapılarında, en son Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı’nın Yönetim Kurulu’nda hep beraber olduk. Sen yapacağını yaptın Tarık, artık nöbet bizde” diye konuştu.
BU YÜRÜYÜŞ YEŞİLÇAM’I KENETLEDİ
Sinemayla tanışmasını ve bu süreçte Tarık Akan ve diğer sinema sanatçılarıyla tanışmasını anlatan Arif Keskiner; “Türk Sineması’nın önemli bir oyuncusu olan Tarık Akan aynı zamanda Mustafa Kemal Atatürk hayranıydı. Mücadele azmi olan bir kişiliği vardı. Büyük Ankara Yürüyüşünde beraberdik. Bu yürüyüş her ne kadar sansüre karşı bir yürüyüş olarak adlandırıldıysa da aslında özünde bir sendikalaşma vardı. Bu yürüyüş Yeşilçam’ı birbirine kenetledi. Tarık Akan’da bu yapılaşmada yer alanlardandı. Sevecen ve yardımseverdi. En önemli yanı eğitime verdiği önemdi. Tarık sonsuzda dek yaşayacak, ışıklar içinde uyusun” dedi.