Hoşgeldiniz  

Genç İstanbul’un Genç Muhabirleri iş başında

admin | 19 Şubat 2013 | Genel, Gündem, İstanbul, Manşet, Röportajlar A- A+

vali mutlu‘Vali Amca’ları ile önce Twitter’da, sonra Vali Mutlu’nun konutunda buluşan gençler www.istanbulajansi.com için haber üretmeye başladılar.

İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu’nun evinde bir araya gelen gençlere verilen söz gerçekleştirildi.

İstanbul Ajansı Genel Yayın Yönetmeni Bekir Kaplan, gençlerle buluşma sırasında dileyen öğrencilerin www.istanbulajansi.com sitesi için, haber-röportaj gönderebileceklerini söylemişti. Bunun üzerine harekete geçen Anıl Kemertaş, İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Muammer Yıldız’ın kapısını çaldı.

İstanbul Ajansı’nın editöryal denetiminden başarıyla geçen Anıl Kemertaş’ın röportajı bugün www.istanbulajansi.com adresinde yayınlandı.

İşte genç muhabirin röportajı:

İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Muammer Yıldız: “Çocuklarımın veli toplantılarına zevkle giderdim”

“Veli toplantıları, veli-öğretmen görüşmeleri öğrencinin ve velinin istikamet belirlemesi için son derece önemli. Elbette işlerim nedeniyle -nadir de olsa- toplantılara katılamadığım oldu. Ama bunu bir şekilde telafi ettik.”

İstanbul Ajansı adına ilk röportajımızı gerçekleştirdiğimiz İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Muammer Yıldız’a, bizi kabul ettiği için saygılarımızı sunuyoruz.

Sosyal Paylaşım mecrası Twitter üzerinden İstanbul Valimiz Hüseyin Avni Mutlu ile başlattığımız diyalog kendisinin bizi Valilik Köşkü’ne davet etmesiyle sonuçlanmıştı. Sayın Valimiz, yaptığımız sohbette bizden İstanbul Ajansı adına röportajlar yapmamızı istemişti. Biz de İstanbul Ajansı adına ilk röportajımızı İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü

Dr. Muammer Yıldız ile gerçekleştirdik. Eğitim ve öğretimi hayatının ana ilkesi haline getirmiş olan Yıldız, sorularımızı içtenlikle cevaplandırdı.

Kendinizi kısaca tanıtır mısınız?

Erzurum’un Narman ilçesi Sütpınar Köyü’nde doğdum. İlkokulu köyümde, ortaokulu Narman’da, liseyi Narman ve İstanbul’da okudum. Erzurum Atatürk Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Matematik Bölümü’nde lisans eğitimini aldım. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü’nde 1990 yılında yüksek lisansımı, 1994 yılında ise doktoramı tamamladım. 1987 yılında Şanlıurfa’ya öğretmen olarak atandım. 1989’de Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü’nde araştırma görevlisi oldum. 1992–1994 yılları arasında ise Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi’nde araştırma görevlisi olarak çalıştım. 1994 yılında Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi’nde Yardımcı Doçent unvanıyla ders verdim. 1996–2004 yılları arasında Kırıkkale Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi’nde aynı unvanla ders vermeye devam ettim. 2004–2009 yılları arasında ise Millî Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Üyeliği ve Başkan Yardımcılığı görevlerini yürüttüm. 24 Eylül 2009 tarihinde İstanbul İl Millî Eğitim Müdürlüğü görevine başladım.

15 milyonluk İstanbul’da eğitim ve öğretimi yönetmenin zorlukları nelerdir?

İstanbul, nüfus ve fiziksel yapı bakımından mega bir kent. Buna bağlı olarak öğrenci sayısı da oldukça kalabalık. Bu büyük yapıyı yönetmenin zor olduğunu veya olacağını düşünerek görev yapmak asıl zorluk olur. Bu yüzden zorlukları ön plana çıkararak çalışmayı düşünmedim. Genel olarak şunu söyleyebilirim: Yönetimi açık bir şekilde etkileyen olumsuz bir durum söz konusu değildir. Nüfus artışına bağlı olarak belli yerlerdeki okulların mevcutlarının kalabalık olması ve fiziksel yapı ile ilgili sıkıntılar olabiliyor. Bunların çözümü için her kademedeki arkadaşlarımla birlikte el birliği içerisinde çaba sarf ediyoruz, çözümlüyoruz. Derslik sorunu da Bakanlıkça genel bütçeden ayrılan payın artırılması, İl Özel İdaresi ve hayırseverlerimizin katkılarıyla zamanla çözülecek.

Kendi çocuklarınızın veli toplantılarınıza katıldınız mı? Katıldıysanız neler hissettiniz. Katılmadıysanız, sebebi nedir? Çocuklarınızla iletişiminiz nasıl? Zayıf oldukları derslerde yardımcı oluyor musunuz?

Elbette ben de her veli gibi, ilköğretim ve ortaöğretim sürecinde, zaman zaman çocuklarımın veli toplantılarına katıldım. Onların başarılarını, olumlu yönlerini duymak beni mutlu etti. Nadir de olsa öğrendiğimiz eksiklikleri birlikte çözümledik. Veli toplantıları, veli-öğretmen görüşmeleri öğrencinin ve velinin istikamet belirlemesi için son derece önemli. Elbette işlerim nedeniyle -nadir de olsa- toplantılara katılamadığım oldu. Ama bunu bir şekilde telafi ettik.

 

Çocuklarla iletişimim baba-evlat arasındaki iletişimin olması gerektiği gibi. Karşılıklı sevgi ve saygı sayesi, iletişimin birinci şartı ve biz de bunu yapıyoruz zaten. Derslerinde eksik olduklarını düşündükleri hususlarda, hiçbir bahane üretmeden, her zaman onlara yardımcı oldum. Onların bu taleplerinden her zaman büyük bir keyif aldım. Mutluluklarına da bizzat şahit oldum.

Bir öğrenci olarak önümüzdeki dönemde uygulanacak olan serbest kıyafetin öğrenciler arasında ayrımcılığa  sebep olacağını düşünüyorum, sizin bu konuda söyleyecekleriniz nelerdir? Okullarda serbest kıyafet, aileleri ekonomik  yönden etkiler mi?

Serbest kıyafet konusu, eğitimdeki zihniyet değişikliğinin bir ürünü. Bunun yanında altyapı gerektiren bir durum. Hem öğrencinin hem ailenin bu konuda bir altyapıya sahip olması gerekir. Öğrenciler, kıyafet seçimi yaparken başkalarını da düşünmeli. Ailelerini de düşünmeli. Sadece ben merkezli hareket etmemeli. O zaman, serbest kıyafet konusunda bir sıkıntı yaşanmaz diye düşünüyorum. Kısaca, öğrencilerin ve ailelerin sorumluluk bilinciyle hareket etmesi, serbest kıyafet konusunda aileyi zorlamaz. Öğrenciler arasında ve okul ortamında sıkıntı yaşanmaz. Bunun yanında basında da yer aldığı üzere kılık-kıyafet serbestliği konusunda Bakanlığımız, yeni bir çalışma da yapacak.

Röportaj teklifimizi kabul ettiğiniz için size çok teşekkür ediyorum. İstanbul’da okuyan öğrenci arkadaşlarımıza son olarak neler söylemek istersiniz?

Bizi siz arayıp buldunuz. Medeni bir cesaret sergileyerek, İstanbul Ajansı adına ilk röportajınızı benimle gerçekleştirdiğiniz için esas ben size teşekkür ediyorum. İleride iyi bir gazeteci-yazar olacağınızı düşünüyorum. 2012-2013  eğitim ve öğretim yılının 2. dönemi başladı. Sizin de okulda olmanız gerekirken şu anda benimle berabersiniz  ve dolayısıyla çocuklarımıza  2. dönemde başarılar diliyorum. İkinci yarıyıl biraz daha hızlı geçecek. Havalar ısınmaya başlıyor çok da farkına varmadan bir anda eğitim ve öğretim yılı bitmiş oluyor. Eğitim ve öğretim yılında bütün öğretmen, öğrenci ve velilerimize başarılar diliyorum.

 

Yorumunuz
Konu hakkındaki görüşleriniz nelerdir?

© 2020 Haberin Aslı Tüm Hakları Saklıdır ~ İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.